Günümüz koşullarında seks yapabilmenin her geçen gün zorlaştığı yadsınamaz bir gerçek. 75-80 yaşında hala seks yapabilen yaşlı prostat hastalarımı gördükçe öykünmemek de elde değil doğrusu. Seks yapmak özünde cidden zor bir iştir. Belli koşullar ister; doğallık ister. Öncelikle ruhsal dinginlik ve fiziksel yeterlilik gerektirir. Kent yaşamının getirdiği koşuşturmaca, stres, sağlıksız beslenme, sigara kullanımı, hareketsiz yaşam, ekonomik kaygılar, sosyal medyada sanki herkesin hayatının güllük gülistanlıkmış gibi sunulması, kullan tüket at mantığının hayatın her alanında olduğu gibi ilişkilere de sirayet etmesi, hayatta sadece başarının kutsanması başarısızların da bir o kadar alaşağı edilmesi, pornografik yayınların telefonların WhatsApp mesajlarına kadar girmesi, cinsel kimliklerimizin ve cinsel görev dağılımlarımızın her geçen gün daha karmaşık hale gelmesi, ailesel krizler, Diyarbakır Escort performans artırıcı ilaçlara kolayca erişim gibi gibi pek çok şey bizim cinsel performansımızı olumsuz etkilemektedir. Farkındaysanız bunların neredeyse tamamı 40 yıl önce insanlığın gündeminde olmayan kavramlardır. Şimdi ise tüm bunlarla ayrı ayrı mücadele etmek gerekiyor ki sağlıklı bir cinsel yaşamınız olabilsin. Seks yapabilen çiftleri öncelikle bu başarılarından dolayı özellikle kutluyorum. Sorunu olan çiftleri ise makalenin tümünü okumaya ve üzerinde düşünmeye davet ediyorum. Şu da önemli elbette. Toplumumuzun bir kısmı aşırı muhafazakarlığın getirdiği cinsel sorunlarla boğuşurken, bir kısmı da aşırı serbestliğin ya da mahremiyet kaybının getirdiği risklerle karşı karşıyadır. Büyük bir gerçeklik de şu; toplumun her katmanında, her yaşta, Diyarbakır Escort her cinsiyette sorunlar çığ gibi artıyor. Ha bir de doyum sağlamayan salt performans ve organ odaklı kalitesiz cinsel eylemler olarak nitelenebilecek paralı seks durumları da söz konusu ki o da ayrı bir tartışma konusu tabi.
İlk tematik TV kanalı: Eko TV (1992) (Eko TV, Koç Holding tarafından, 1992'de hazırlıklarına başlanarak, dünyanın önde gelen yayın kuruluşları Time-Warner ve Canal Plus ile ortaklığa girilerek, ayrıca Cine5 gibi şifreli yayın yapması planlanarak 1995 yılının ilk aylarında yayın hayatına başlaması öngörülmüş ancak 1996'da açılıp, 1999'un sonlarına kadar Türkçe müzik yayını yapmış televizyon kanalıdır. 1996 yılında karasal test yayınına başlamıştır. Test yayını ekranı, siyah zemin üzerinde iki beyaz çizgiden oluşuyordu. Eylül ayında yeni yayın dönemine girilmesiyle birlikte Eko TV, yayın hayatına başladı. Son derece renkli ve düzeyli bir yayın anlayışına sahip olan Eko TV'de ilk kez tanıdığımız isimlerden biri, Diyarbakır Escort kendi programının sunuculuğunu üstlenen Ayça Tekindor olmuştur. 1998 - 1999 dönemine gelindiğinde Eko Tv'de tenhalık baş gösterdi. Canlı yayınlar kesildi, sadece klip yayını ile devam edilir oldu. Hatta 30-35 kadar video klip, belli bir sıraya konularak 7/24 aynı sırayla dönmeye başladı. 1 Ocak 1999 tarihinde Digiturk platformunun kurulmasıyla, buradan da yayına başlamıştır. Tarihler 17 Ağustos 1999'u gösterdiğinde, Marmara Depremi'nin hemen akabinde müzik yayını kesildi ve 7/24 siyah beyaz Yeşilçam filmleri yayınlanmaya başladı. Ancak bu da çok uzun sürmedi ve eski video kliplere dönüş yapıldı. Eko TV'nin karasal yayın frekansı, Amerikan Time Warner şirketinin dünyaca ünlü haber kanalı CNN'in, Türkiye'de Doğan Yayın Holding tarafından yayına başlatılacak olan versiyonu CNN Türk'e devredildi. 11 Ekim 1999 tarihinde Eko Tv'nin karasal yayınları kesilerek CNN Türk'ün yayını başladı. Bir süre kablolu televizyon üzerinden yayınlarına devam eden Eko TV, 27 Kasım 1999 tarihinde kapandı.)
Tape 51, 26.07.2007 tarihinde M. Fikri KARADAĞ ile Muhammed YÜCE arasındaki görüşmede özetle ; M. Fikri KARADAG'm Milletvekili adayı olup TBMM'ye girememesi ile ilgili olarak görüştükleri, Fikri'nin "..orda PKK'hlarla Gidipte Ne Yapayım, Orda Cinayet İşlerim.." dediği, Muhammed'in "Ş... bir bayan çıkmış, gebze cezaevinden, apo posterleriyle gidiyor, Ben Onu Vuracağım Ya Yemin Ediyorum, Ben Kafayı Koydum komutanım, böyle bir şerefsizlik, adilik olabilir mi ya, bu ne biçim bir düzen" dediği, Fikri'nin "Terörle Mücadele eden ben olsam, Genel Kurmay Başkanı, bütün askeri çekerim lüzum kalmadı çünkü, madem Meclis'te bunlar yasal olarak temsil edilecek lüzum yok" "Eş.. Türk Diye Boşuna Dememişler Mamocum, İşte Bunun İçin Eş... Türk'ün Manası Bu" dediği, görüşmenin ilerleyen bölümlerinde Muhammed'in "...Star Gazetesin şey yazmışlar, Sizin Şeyin Resimleri Neydi O, Yüzbaşı Tekin" dediği, Fikri'nin "Yıldırım Oktay" dediği, Muhammed'in "He o bide K. PAŞA" "Hepinizin resimleri orda, sizin hakkınız da şey yazmış, milleti galyana getiren" "Hepinizin resimlerini koymuş., bizim dernek başkanı yardımcınız Ali Başkan.." "Hüseyin başkanımızın resmi, onu da koymuş" dediği, Fikri'nin "Mehmet ALT AN bu Ahmet'in kardeşi Çetin Altan'm oğlu" "O ş... suratlı bir herif var ya pis sakallı" dediği, Muhammed'in "Yanlış yapıyorsa ...harcayalım onu" ".. Gideriz komutanım, pkk'ymış mkkaymış, bu saatten sonra millete o gerekiyor" "yani illa terörist mi olalım ki bir yerimiz olsun bir yerde" dediği,
kathaleenxos68
6 בלוג פוסטים